Elazığ Haber 23 TV - Elazığ Haber - elazığ haber
HV
21 MAYIS Çarşamba 10:54

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özgür Özel'e Seslendi: Korkunun Ecele Faydası Yok

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katılarak bir konuşma yaptı.

SİYASET
Giriş Tarihi : 09-04-2025 12:40   Güncelleme : 09-04-2025 13:49
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özgür Özel'e Seslendi: Korkunun Ecele Faydası Yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, toplantının ülkeye, millete ve demokrasiye hayırlar getirmesi dileğinde bulundu.

AK Parti teşkilatının geçmiş Ramazan Bayramı'nı tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, huzur ve afiyetle geçirecekleri daha nice Ramazan ve bayramlara kavuşmayı temenni etti.

AK Parti ailesi Ramazan’da olağanüstü bir gayret içinde oldu. Dayanışma, kucaklaşma, helalleşme ayı olan ramazanı ruhuna ve manasına uygun şekilde idrak etmeye çalıştık. Sahur ve iftar sofralarıyla, yardım çalışmalarıyla bu mübarek günlerin hakkını vermeye gayret ettik. Maşallah teşkilatımız yine bizi mahcup etmedi. Şov veya reklam için değil; bir gönüle daha girmek, bir ihtiyaç sahibinin daha elinden tutmak için gece gündüz demeden koşturduk. Bilhassa muhalefete geçen belediyelerde ramazan coşkusunun eksik olmaması için teşkilatlarımız her zamankinden daha fazla çaba harcadı. Muhalefet belediyelerinin yapmadıklarını bizim teşkilatımız yaptı. Bayramda da aynı tempoyla çalışmalarımızı sürdürdük. Kendi vatandaşlarımızla birlikte yurt dışındaki kardeşlerimize de el uzattık. Birbirinden anlamlı programlarla Ramazan-ı Şerif’i ve bayramı layıkı veçhile değerlendiren, rahmet ve bereket iklimini 81 ilimizde âdeta bir kardeşlik seferberliğine dönüştüren teşkilatımızın bütün mensuplarını ayrı ayrı tebrik ediyorum. Rabb’imden bizleri huzurla ve afiyetle geçireceğimiz daha nice ramazanlara ve bayramlara kavuşturmasını niyaz ediyorum.

Son 3 haftada şahit olduklarımız, 1940’ların Halk Partisi ne ise 2025’in Cumhuriyet Halk Partisi’nin de aynı olduğunu bize yeniden hatırlattı. Bunlar millî iradenin egemenliğini hiçbir zaman içlerine sindiremedi; çok partili demokrasiyi, serbest seçimleri asla kabullenemedi. Şu 3 haftada uyguladıkları faşizme, baskıya, dayatmalara bakın; ellerine biraz daha güç geçtiğinde neler yapacaklarını tahayyül edin… Yıllardır dillerine doladıkları mahalle baskısının ne demek olduğunu 19 Mart’tan bu yana bizzat kendileri gösterdiler. Tek parti döneminde büyüklerimizin nasıl bir zihniyetle mücadele ettiğini 3 haftada bize örnekleriyle tekrar hatırlattılar. Sorumsuzca, edepsizce, tehdit ve tahrik edici bir dille ortalığı velveleye verenler, hiç endişeniz olmasın, yine kaybedecek, son 23 yılda defalarca tekerrür ettiği üzere yine avuçlarını yalayacak. Aziz milletimiz son 80 yılda darbe ve cunta dönemleri hariç bunlara iktidar yüzü göstermedi. Geleceğini bunlara emanet etmedi, bunlara güvenmedi, hiçbir zaman bunlara itimat etmedi. Bunların yalanlarına, ikiyüzlü tavırlarına asla kanmadı. CHP’nin ikiyüzlü siyaseti karşısında Anadolu irfanı her seferinde galip geldi. Milletimiz, Allah’ın izniyle bundan sonra da meydanı CHP faşizmine terk etmeyecektir. Muhalefetin nefret diline rağmen birleştirici, bütünleştirici olmaya; ülkeyi büyütmeye, milletimizin kardeşliğini savunmaya devam edeceğiz.

CHP yönetimi bağırarak üstünü kapatamayacakları büyük bir yolsuzluk olduğunun farkındadır. Kamuoyuna yansıyanların, buzdağının görünen kısmı olduğunu onlar da çok iyi biliyor. İstanbul’un nasıl talan edildiğini, rüşvet çarkının nasıl işletildiğini CHP yönetimi bal gibi biliyor. Paniklemelerinin arkasında yatan esas sebep budur. Telaşla suç bastırma yoluna gitmelerinin nedeni de işte budur. Bu ucuz siyasettir; milletin aklıyla, izanıyla, irfanıyla alay etmektir. CHP Genel Başkanı’na şunu söylemek isterim: Korkunun, paniğin, telaşın ecele faydası yoktur. Ortaya çıkanlar, ortaya çıkacakların habercisidir. Ne yaparsanız yapın, adaletin tecellisine engel olamazsınız. Sahibinin kim olduğuna bakmadan beytülmale uzatılan o kirli elleri kırmak, Türk milleti adına yargının boynunun borcudur. Büyükşehri ve bazı ilçe belediyeleriyle İstanbul’u sarmaşık misali saran bu şebekenin kollarının nerelere uzandığı zamanla daha net görülecektir. Biz de hukuki sürecin selameti açısından anayasamızın bize verdiği yetki, sorumluluk ve görevleri harfiyen yerine getirmekten çekinmeyeceğiz.

Kavga, kargaşa, gerilim siyasetin değil; barbarlığın, ilkelliğin sembolüdür. Cumhuriyet Halk Partisi demokratik zeminde siyaset yapan bir parti gibi değil, marjinal bir örgüt gibi hareket etmektedir. Türkiye, son 3 haftada CHP’nin faşizan yüzünü bir kez daha görmüştür. Protesto bahanesiyle başlayan sokak eylemleri, CHP Genel Başkanı’nın şuursuz açıklamalarıyla milletimizin huzurunu ve Türk ekonomisinin kazanımlarını hedef alan topyekûn bir saldırıya evrilmiştir. Kapsamı her gün genişleyen linç listelerinde hedef gösterilen yerli ve millî işletmeler, ana muhalefetin “kara gömleklilerine” dönüşen marjinal sol örgütler tarafından taciz ve tehdit edilmiştir. CHP Genel Başkanı sorumlu davranmak, sağduyulu davranmak, yargının görevini yapmasına yardımcı olmak yerine yüz milyarlarca lirayı aşan yolsuzluk soruşturmasını engelleme yoluna gitmiştir. Yolsuzluğu ortaya çıkaran MASAK gibi devlet kurumlarına iftira atarak, bu kurumlarda çalışan kamu görevlilerini itham ederek, yargı mensuplarımıza parmak sallayarak İstanbul’a çöreklenen suç örgütlerinin hırsızlıklarının üzerini örtmeye çalışmıştır. Oysa yaşananlar üstünlerin hukukunun değil, hukukun üstünlüğünün Türkiye’de artık egemen olduğunun en somut göstergesidir. Yaşananlar milletin malına, mülküne, kaynaklarına çöken yankesicilerin adalete hesap vermesinden ibarettir.

CHP Genel Başkanı ülkesini yabancılara şikâyet ederek sadece CHP’yi küçük düşürmemiş, CHP seçmeninin de başını yere eğdirmiştir. Kimse kusura bakmasın ama CHP Genel Başkanı’nın tutumu bu milletin binlerce yıllık şerefli mazisine yakışmayan küçültücü bir tutumdur.

AK Parti’nin yönettiği belediyeler, çocuklarımızın kendilerini en güvende hissettikleri iller ve ilçeler olmalıdır. Belediye başkanlarımızdan, sokak hayvanları düzenlemesi çerçevesinde sokaklarımızı güvenli hale getirmelerini beklediğimi hatırlatmak istiyorum. Bu meselede evlatlarımızın kanı ve canı pahasına para kazanan, ceplerini dolduran çeteleşmiş lobilerin ortalığı velveleye vermelerine kesinlikle aldırmayacağız. Kanunun sağladığı bütün imkânları kullanarak daha fazla kötüleşmeden, daha fazla can yanmadan, daha fazla annenin babanın yüreğine evlat acısı düşmeden, hepimizi yaralayan yeni trajediler yaşanmadan bu sorunu inşallah bir hal yoluna koyacağız. Tarım ve İçişleri Bakanlıklarımıza gerekli talimatları çok net biçimde verdik. Bu bakanlıklarımız, kanunun uygulanıp uygulanmadığının denetimini titizlikle yapacak; ihmali, kusuru veya kastı olanlarla ilgili gerekli cezai müeyyidelerde bulunacaklardır. Yasalaşma aşamasında olduğu gibi uygulamada da direnç gösteren muhalefet eninde sonunda milletin feryadına kulak verecek, kanunu tıpış tıpış uygulamak mecburiyetinde kalacaktır. Milletle inatlaşmanın sonu Allah’ın izniyle yine hüsran olacaktır.

Gazze’deki katliamların bir an evvel son bulması, ateşkesin tekrar sağlanması, barışa giden yolun açılması için elimizden geleni yapıyoruz. Biz kendi ülkemizde nasıl barış ve huzur istiyorsak Gazze’de, Suriye’de, Lübnan’da da aynı şekilde barış, istikrar, huzur ortamı istiyoruz. Gazze halkı, İsrail’in yeniden başlayan katliamları sebebiyle bir bayramı daha bombaların altında geçirdi. Tüm dünyanın gözleri önünde Gazzeli masum çocuklar, kadınlar, siviller hunharca katledildi. Liderlerle bayram tebrikatı vesilesiyle yaptığımız telefon görüşmelerinde Gazze’deki insanlık dışı durumu özellikle ele aldık. Hafta sonu 4’üncüsü düzenlenecek Antalya Diplomasi Forumu’nda da devlet ve hükûmet başkanlarıyla Gazze soykırımını görüşecek, “zulmü durdurmak için daha fazla neler yapabiliriz” sorusuna cevap arayacağız. Şunu herkes bilsin ve anlasın… Gazze’de insanlık onuru İsrail tarafından açıkça çiğnenirken biz oradaki kardeşlerimize sırtımızı hiçbir zaman dönmeyiz. Hakkı ve mazlumu savunma noktasında kimse bize sınır çizemez. Küresel siyonist lobinin baskıları karşısında bugüne kadar nasıl diklenmeden dik durduysak bundan sonra da zalimlerin karşısında eğilmeyecek, bükülmeyecek, hakkı haykırmaya devam edeceğiz.

 

AdminAdmin

YORUMLAR